İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, kredi kartı ve ihtiyaç kredilerine yönelik yapılması gündemde olan düzenlemelere ilişkin açıklamalarda bulundu. Aran, “100 bin liraya kadar ihtiyaç kredileriyle 20 bin liraya kadar olan kredi kartı limit ve harcamaları tüm bu tartışmaların dışında tutulmalı” dedi. Aran, “İhtiyaç kredilerine ve kredi kartlarına bi kısıt getirilecekse bu ancak yüksek limitli olan ve lüks tüketime dönük olan harcamaları engelleyecek tedbirler olmalı” diye konuştu.
Bloomberg HT canlı yayınında konuşan Aran, sıkı para politikasına ilişkin de açıklamalarda bulundu. Aran’ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
“Parasal sıkılaşmayı dikkate alırken sadece faize bakmamak lazım, arasındaki makroihtiyati tedbirler ve düzenlemelerle birlikte bakıldığında ülkemizde çok sıkı bir para politikası uygulandığını ve bu politikanın da mutlaka enflasyonla mücadelede başarıyı getireceğini düşünmek lazım. Ben buna inananlardanım.
* Sıkı para politikasında faiz güçlü bir enstrüman olarak kullanılıyor ancak faizin yanında miktarsal sıkılaştırma ve seçici kredi politikalarıyla da faizin ağırlığı artılıyor.
(Mevduat faizi) Zorunlu karşılıklara faiz aldığımız için şimdi bankalar biraz daha yüksek faiz verecek. Tasarruf sahibini faizlerin enflasyona karşı koruduğuna inandırabilir o dengeyi tuttursak bu uygulama başarılı olur.
* İlk dokuz aylık süreçte sıkı para politikasının devam etmesini öngörüyoruz. Ancak yılın son çeyreğinde Merkez Bankası enflasyon hedefini tutturacağını gördüğü zaman faiz indirimi gündeme gelebilir.
“20 bin liraya kadar olan kredi kartı limit ve harcamaları dışında olmalı”
* 100 bin liraya kadar ihtiyaç kredileriyle 20 bin liraya kadar olan kredi kartı limit ve harcamaları tüm bu tartışmaların dışında tutulmalı.
* İhtiyaç kredilerine ve kredi kartlarına bi kısıt getirilecekse bu ancak yüksek limitli olan ve lüks tüketime dönük olan harcamaları engelleyecek tedbirler olmalı.
* Kredi kartı ve ihtiyaç kredilerinde düşük limitli olanlarla yüksek limitli olanları ayırarak bir düzenleme yapmak sağlıklı olur.
* KKM’den dövize dönüşler öğrenilmiş davranış kalıbına girdi. Seçim beklentileriyle alınan bir pozisyon, ancak bu bir yerel seçim. Seçim sonrasında bu beklentilerin gerçekleşmeme olasığının daha yüksek olduğunu düşünüyorum.
* Dövize geçişi anlayabiliyorum, geçen sene de dolarize olduk ve bu pozisyonu alanlar haklı çıktı. Şimdi bunu yerel şeçime uyguluyorlar. Ama bunun yerel seçim olduğu ve genel seçim gibi sonuçlanmayacağını unutmamak gerekir. Büyük olasılıkla bu poziyonu alanlar kârlı çıkmayacak.”
