Batı’nın Suriye’de yeni konum arayışları: ‘Erdoğan’la müzakere zorunlu’

Suriye’deki Değişim ve Bölgesel Etkileri

Esad ailesine ait 50 yıllık iktidar dönemi sona erdiğinde, Suriye’de belirsiz bir süreç başladı. Uluslararası aktörlerin dahil olduğu karmaşık bir jeopolitik oyun oynanırken, pozisyonlar yeniden şekilleniyor. Almanya, İsrail’in güvenliğini kendi güvenliği olarak gören ülkelerin başında geliyor.

Suriye’deki rejim değişikliğinin Ortadoğu’yu kökten etkileyeceği kesindir. Ancak, kazananlar ve kaybedenler belirginleşmiş gibi görünse de gelecekteki güç dengeleri belirsizliğini koruyor. Beşar Esad, ailesiyle birlikte Moskova’ya sığınırken, İran ve Rusya, Suriye sahasında en büyük kaybedenler arasında yer alıyor.

Kim kazandı? Bu soru Almanya için de önemlidir. Alman medyasına göre cevap, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Türkiye’dedir. Analizlere göre, Suriye’nin yeniden şekillendirilmesinde Erdoğan ile danışılmadan ilerlemek mümkün değildir.

Erdoğan’ın Kazanımları

Esad’ın düşmesi ve Rusya ile İran’ın etkisinin azalmasıyla, Erdoğan’ın kritik bir rol üstleneceği öngörülüyor. Türkiye’nin, Heyet Tahrir Şam (HTŞ) ve Suriye Milli Ordusu (SMO) gibi gruplarla ilişkisi üzerinde durarak, ABD, Rusya ve İran gibi aktörlerin Erdoğan’ın onayı olmadan Suriye konusunda müzakere edemeyeceğine dikkat çekiliyor.

Avrupa Parlamentosu Dış İlişkiler Komitesi’nin eski Başkanı Elmar Brok’a göre, AB ve Berlin’in derhal Cumhurbaşkanı Erdoğan’la iletişime geçmesi gerekiyor. Brok, “Erdoğan artık bölgede, özellikle de Rusların devre dışı kaldığı bir ortamda güçlü bir adam haline gelebilir. Özellikle İsrail’in güvenliği ve bölgenin istikrarı için AB ve Berlin’in bir an önce Erdoğan’la temas kurması iyi olur” dedi.

‘Avrupa Üzerindeki Göç Baskısı Azalabilir’

Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyinde Kürt grupların etkisini sınırlamak başarılı oldu. Türkiye’nin desteklediği Suriye Milli Ordusu, Fırat Nehri’nin batısında kontrolü devraldı. Bu durum, Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyinde kurmayı planladığı ‘güvenli bölge’nin tamamlanması açısından kritik öneme sahip. Bu durum, ABD ile kuzeydoğu Suriye üzerinde Erdoğan’ın müzakere etme fırsatını artırabilir.

Türkiye’deki Suriyeli mültecilerin çoğunluğunun Halepli olması, geri dönüş umutlarını artırırken, ‘güvenli bölge’ stratejisinin Avrupa’daki göç baskısını dolaylı olarak azaltabileceği belirtiliyor. Almanya, mülteci krizini önlemek için bu stratejiyi dikkatle takip ediyor ve Erdoğan’ın belirleyici bir rol oynayacağını tahmin ediyor.

İsrail’in Endişeleri

İsrail’in güvenlik endişeleri de bu denklemde yer alıyor. İsrail, Şam’da iktidar boşluğu veya sınırında aşırı İslamcı bir yönetim oluşturma riskine karşı hazırlıklarını hızlandırıyor. İsrail ordusunun Golan Tepeleri’nde askeri konuşlandırma yaptığı ve cihatçı grupları izlediği bildiriliyor.

ABD, IŞİD’in yeniden yükselişine izin vermeyeceğini açıklarken, Suriye’de 75’ten fazla IŞİD hedefine saldırdı.

İsrail’in var olma hakkını destekleyen Almanya, bölgenin istikrarı ve İsrail’in güvenliği nedeniyle Berlin’in Erdoğan’la temasa geçmesini zorunlu görüyor.

Karşı Görüşler: Riskler ve İç Savaş Tehlikesi

Bu yorumlara rağmen, Türkiye ve Erdoğan için risklerin olduğu vurgulanıyor. Türkiye’nin desteklediği gruplar arasında uyumsuzluklar olabileceği ve bu grupların dışarıdan gelen talimatlara direnç gösterebileceği düşünülüyor.

HTŞ’nin daha ılımlı bir çizgi izlediği iddiasına rağmen, Kürtlere yönelik tutumunun Suriye’yi yeniden iç savaşa sürükleyebileceği ihtimali göz ardı edilmiyor. Bu durum, bugünkü kazanımların gelecekte ‘Pirus zaferi’ olarak adlandırılabileceği endişesini beraberinde taşıyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

esenyurt escort
beylikdüzü escort
istanbul escort
bahçeşehir escort
bakırköy escort
şirinevler escort
şişli escort
esenyurt escort
avcılar escort
beylikdüzü escort
esenyurt escort
beylikdüzü escort
beylikdüzü escort
taksim escort
bakırköy escort
beylikdüzü escort
Ümraniye Escort
Ataşehir Escort
Maltepe Escort
xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx xxx